Bodrum Macerası Bölüm 7 Final (No Name)

Bodrum Macerası Bölüm 7 Final (No Name)
İşte, Necati kapıda, bu sefer kapıyı açmayacağım. Şu an kapıyı yumrukladığına göre pek iyi şeyler olmayacak. Bu riski göze alamam. Gider gitmez Funda yı evden göndermem lazım. Dolapta korkudan bayıldı mı, sesi hiç çıkmıyor. Kapıya vurmaya devam ediyor. Delikten bir daha bakıyorum, yanında biri daha var, aman Allah ım bu Funda ve kapıyı yumruklayan o ama nasıl? Bunu nasıl yaptı? Funda nın yukarıda olması gerekiyor. Tabii ya terastan yana geçti ama bunu ancak çatıdan geçerek yapabilir, nasıl da aklıma gelmedi ki? Vallahi bu kadından korkulur. Derin bir ohh çektim. İyi de neden alacaklı gibi kapıya dayandılar ki şimdi. Yine kesin bir sorun var açmasam mı acaba. Hakan açar mısın kapıyı!! oldukça sinirli bir ses tonuyla Funda nın sesi bu. En iyisi kapıyı açmak sanırım.
Kapıyı açtım ama ilginç bir durum var. Funda çok sinirli, Necati ise kıs kıs gülüyor. Yüzündeki ifade ses tonuna da yansımış Bu geri zekalı sana bir şaka yapmış, pardon eşşeklik yapmış ve hala sırıtıyor. Eve geldiğinde kahkahalarla gülüyordu. Bir gün başına bir şey gelecek bu yüzden. Ayaklarımdan yukarıya çıkan ateş bu sefer beynime sıçradı çok sinirlenmiştim. Ya Allah aşkına böyle şaka olur mu Necati? diyebildim sadece, adama bak ya hala sırıtıyor. Necati nin yüzünde ki sırıtış bu sefer yerini ciddiyete bırakır gibi oldu ama bir anda bir kahkaha daha patlattı. Yüzünü görmeliydin Hakan deyip gülmeye devam ediyordu. Funda ise iyice sinirlenmişti. Bu adam içmeden sarhoş olmanın yolunu bulmuştu. Defol Necati!! diye bağırdı. Necati ise bunu duyunca yüzü bir anda değişmişti. Nasıl yani diyebildi sadece. Defol! dedi tekrar. Bu sefer duruma müdahale etmem gerekiyordu. Ya tamam sorun değil, oldu bitti desem de Funda sakinleşmiyordu. Necati adeta süt dökmüş kediye dönmüştü. Ya Hakan bu kaçıncı benim üzerimden yaptığı eşşeklik, karşındaki insanı ne kadar tanıyorsun da böyle şakalar yapıyorsun, hiç sonunu düşünmüyorsun. Bana dönüp Bir gün birinin elinde kalacak haberi yok. Koskoca adamın yaptığına bak ya, bir de gelmiş eve anlatıyor ballandıra ballandıra. Sonra Necati ye dönüp; Eşyalarımı toplayıp çıkıyorum, sen burada kal, Hakan beni bir otele bırakır mısın? Ne diyeyim şimdi ben Funda ya? Necati gözümün içine baktı resmen götürme diye ama Funda nın sert bakışları karşısında bana dönüp Bırak Hakan bırak. demek zorunda kaldı. 15 dakikaya gelirim, bir kaç bir şey alıp iniyorum. Necati ise sen gitme ben giderim dese de Funda hiç oralı olmadı. 10 dakika sonra kapıma geldi. O arada ben de hazırlanmıştım. Arabaya bindik, Nereye gidiyoruz? diye sordum. Bodrum merkeze ya da Gümbet tarafında bir otele gidelim, senin yarım kalan bir işin vardı diyerek sırıttı. Nasıl yani bütün bu feveran bu yüzden miydi? diyerek şaşkın şaşkın yüzüne baktım. Tabii bu yüzdendi, bu fırsatı kaçıramazdım, hem Necati ye de iyi bir ders olur, gerçekten bu şakaları yüzünden bir gün başı derde girecek, bunlar bir şey değil daha ne şakalar yapıyor insanlara, planlı programlı ve tam bir tiyatrocu, bir anda doğaçlama da yapıyor. Artık buna bir son vermesi lazım, bu ilk ciddi uyarım ve boşa gitmesin istedim. Bu gece bir bara gidip biraz içelim sonra kaldığımız yerden devam. Bu teklife hayır denir miydi?
Gümbet e geldiğimizde ilk otele attık kendimizi, odaya çıktık ve direk dudaklarına yapıştım ama acele etme gece uzun deyip üzerini değiştirmeye başladı ben ise o soyundukça önümde kabaran şeyi ona gösteriyordum. Bu şekilde dışarıda gezmemi istemezsin sanırım deyince eğilip bir anda ağzına aldığı aletimi adeta vakumlamaya başladı Bu kadar yeter şimdi boşalmanı istemiyorum, böyle gez dışarıda. deyip bir kahkaha patlattı. Olmaz deyip saçlarından kavrayıp tüm gücümle bastırdım. Yine sikimi boğazına kadar almıştı. Bugün çok fazla ani duygu değişimleri yaşamıştım. Bu beni daha çok tahrik etmişti. Daha fazla dayanamayıp titreyerek boşalmaya başlamıştım. Hiç ağzından çıkarmadan tüm spermlerimi bir vakum gibi emiyordu. Son damlasına kadar hepsini yuttu. Kendimi yatağın üzerine bırakmıştım. Gece dölleyeceğin son bir yer daha kaldı dedi. Acaba ben o performansı gösterebilecek miydim. Gerçi konu Funda olunca bu gece bu performans devam eder kesin. Peki nasıl korunacaksın? dediğimde ertesi günü hapı var merak etme sen deyip hazırlanmaya devam etti. O arada çalan telefonun diğer ucunda Seda vardı. Uçağı inmişti ve onu haber vermek için aramıştı. Ben ise Seda yı tamamen unutmuştum.
Dışarıya çıkıp kendimizi gürültülü bir bara attığımızda içkilerimizi söyledik. Bir yandan içiyor bir yandan da muhabbet ediyorduk. Bu gecenin son görüşmemiz olduğunu ikimizde biliyorduk. O yüzden her saniyesi çok ama çok önemliydi. Yarın Necati nin yanına dönecekti. Belki de bir daha asla bir araya gelemeyecektik. Benim aklımda bir an önce bardan çıkıp otele gitmek vardı ama Funda kıyak kafayla da sevişmenin tadını çıkarmak istiyordu. 2 saat kadar oturup alkol aldıktan sonra otelin yolunu tutmuştuk. İkimizinde dengesi bozulmuştu. Yolda yalpalayarak yürüyorduk. Ayakta zor dururken bu halde nasıl sevişecektik acaba? Odaya çıktığımızda kendimizi yatağa attık. Hemen sevişmeye başladık adeta çıldırmış gibi sevişiyorduk. Sevişmeyi uzatınca Sik beni sik beniii akıt döllerini içime diye!! bağırmaya başladı. Sırt üstü yattı ve gözlerimin içine bakarak beni sikmeni istiyorum dedi. Bacaklarını belime doladı ve bir hamlede alev gibi yanan amının içine girmemi sağladı. daha sert daha sert diye bağırıyordu. Ben ise gözlerinde ve en derinlerinde kayboluyordum adeta. Benimle aynı anda boşalmanı, orgazm olduğum anda içime akmanı istiyorum. derken beni çok tahrik etmişti. Bir kaç dakika sonra inlemeleri arttı ve boşalmaya başladı elimi hızlı tutup ben de ona eşlik ettim. Önce gözlerimiz sonra da dudaklarımız kilitlenmişti. Sonra odanın içinde attığı zevk çığlıkları ile ben üzerine yığılıp kalmıştım. O ise belime doladığı ayaklarını hala üzerine doğru bastırıyordu. Adeta kilitlenmiştik. Bir kaç dakika böyle kalalım diye kulağına fısıldadığımda vücudumu kendine daha da bastırdı. Bu an hiç bitmesin istiyordum. Yaklaşık 10 dakika boyunca öylece kaldık.
Sabaha kadar adeta bulutların üzerinde uyudum. Uyandığımda ise Funda yanımda yoktu. Saat 12 yi geçmişti. Yastığının üzerine bir not bırakmıştı;

Hakan; her şey için teşekkürler. Necati nin yanına dönmek zorundayım. Benim için her şey çok ama çok güzeldi ama artık rüyadan uyanma vakti, tadında bırakmak en güzeli. Bu durumu daha fazla uzatmayalım ve bir söz verelim. Bundan sonra bir daha da görüşmeyelim. Bu kadar yeter, fazla içli dışlı olduk. Vedaya da gerek yok, sevmem de zaten. Biz bugün toparlanıp döneceğiz öyle karar aldık. Bundan sonra ki hayatında Seda yla mutluluklar dilerim. Öptüm kocaman.

Bu kadar yeter fazla içli dışlı olduk diye yazması biraz dokunmuştu açıkçası. Ne diyeceğimi bilemedim, tatilimiz bitip İstanbul a döndüğümde defalarca kendisine ulaşmaya çalıştım ama beni her platformdan engellemişti. Yaşadığımız o güzel günler hafızamın en gizli ve en güzel köşesinde hep ama hep taze kalacak. Bodrum tatilimiz bugüne kadar geçirdiğim hem en güzel ve hem en korku dolu tatil oldu. Neredeyse bir çok duyguyu bir arada yaşamıştık. Aradan 3 yıldan fazla zaman geçti ama ben her telefonum çaldığında her mesaj geldiğinde acaba o mu demekten asla vazgeçmedim. Belki bir gün............